Kalp hastalıkları, inme, diyabet, romatizmal hastalıklar, KOAH ve astım üzere akciğer hastalıkları halk sıhhatini tehdit eden en değerli hastalıklar ortasında yer alıyor.
Kalp hastalıkları, inme, diyabet, romatizmal hastalıklar, KOAH ve astım üzere akciğer hastalıkları halk sıhhatini tehdit eden en değerli hastalıklar ortasında yer alıyor. 7-14 Nisan haftasının Dünya Sıhhat Örgütü tarafından Halk Sıhhati Haftası olarak kutlandığını belirten Anadolu Sıhhat Merkezi Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Sadi Kayıran, “Sağlıklı bir ömür için hayatımızda nizamlı idman, kaliteli uyku ve sağlıklı beslenmeye kesinlikle yer vermeliyiz” dedi. Bununla bir arada belirli yaş üzeri insanların sıhhatlerini muhafaza ismine ozon terapisi ve/veya serum yoluyla glutatyon uygulaması üzere destek tedavileri almalarında hiçbir sakınca olmadığını, tersine bunun daha âlâ yaşamayı sağladığını vurgulayan Dr. Sadi Kayıran, sağlıklı bir hayat ve yaş alma için hekim nezaretinde sistemli sıhhat denetimlerinin de yapılmasını önerdi.
Sağlığın korunması için kesinlikle beslenme alışkanlıklarının gözden geçirilmesi ve haftada en azından 150 dakika yürüyüş biçiminde spor yapılması gerektiğini vurgulayan Anadolu Sıhhat Merkezi Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Sadi Kayıran, “Yaşam kalitesi; yanlışsız beslenme, uygun bir uyku, gerilimi yönetebilme ve alınacak takviye tedavilerle yükseltilebilir” dedi.
Yılda bir sefer ozon terapisi yapılabilir
Vücudumuzun dış ortamdan gelen tehlikelere karşı kıymetli bir yeri olan ve antioksidan sistemini destekleyen ozon terapisi ile güçlü bir bağışıklık sistemine sahip olunabileceğini söyleyen Fizikî Tıp ve Rehabilitasyon Uzmanı Dr. Sadi Kayıran, “Ozon terapisi, kandaki oksijen düzeyini arttırarak bağışıklık sistemini güçlendiriyor ve pek çok hastalığa karşı daha dirençli olmamızı sağlıyor. Bazen tek başına, bazen de tamamlayıcı bir tedavi seçeneği olarak kullanılabilen ozon terapisi, sağlıklı bireylere yılda 1 defa 8-12 seanslık tedavi formunda uygulanabilir. Hastalık durumunda ise bireye ve hastalığa özel tedavi yapılmalı” diye konuştu.
Glutatyon tedavisi nedir, kimlere önerilir?
Glutatyonun, 3 aminoasitten oluşan bir molekül olduğunu ve bağışıklık sisteminde bulunan birçok enzimin daha uygun çalışmasını sağladığını vurgulayan Dr. Sadi Kayıran, “Hastalıklarla uğraş etmede son derece yararlı bir molekül olan glutatyon, bilhassa şeker hastalarında (Tip 2 Diyabet), nörolojik problemlerde (İnme, Parkinson, Demans, Nöropati) ve karaciğer yağlanması olan hastalarda son derece yararlıdır. Bu tedaviler tek başına yahut dayanak tedavi olarak uygulanabilir” dedi.
Dr. Sadi Kayıran, sağlıklı beslenme ve idmanın çok değerli olduğuna dikkat çekerek, “Sağlıklı ömür usulüne ek olarak tamamlayıcı tedavilerle bilhassa metabolik sendrom hastalıkları, tip 2 diyabet, insülin direnci ve kimi yangısal romatizmal hastalıkların toplumdaki görülme sıklıkları azaltılabilir” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı